Akademik başarı öncesinde küçük yaş gruplarında öğrencinin temel bilgiler açısından altyapısının oluşturulması gerekmektedir. Tabii küçük yaş düzeyinin psikolojisini hesap etmeniz çok önemlidir. Onlara “okul” kavramının içeriğini öğretmeli, eğitim öğretimin kendisi için gerekli olduğunu ona hissettirmelisiniz.
Öğrenciyi korkutmamalı, onu yoğun baskıyla eğitimden soğutmamalısınız. Öğrenci, öğrenme faaliyetini istemeli; akademik başarıyı çevresi ve ailesine karşı bir zorunluluk olduğu fikriyle değil, kendisi için bir görev olduğu bilinciyle hareket etmeli. Siz de hedeflerini belirlemesini sağlamalısınız.
Kim başkasını mutlu etmek veya ona karşı zorunluluk hissettiği için istemediği bir şeyi yapar? Yapsa bile sürekliliği ne kadar olur? Öğrencinin “Çalışmalıyım ama neden?” yerine “Evet, çalışmalıyım, kendim için.” demesi gerekmektedir.
Biz her şeyin başında sevginin başarı üzerindeki etkisinin ne kadar önemli olduğuna inanan bir kurumuz. Sevginin olduğu yerde mutluluk ve mutluluğun olduğu yerde başarı kaçınılmazdır. Temel felsefemizde “Mutluluğun anahtarı başarı değildir, başarının anahtarı mutluluktur.” anlayışı vardır.
Bu bağlamda öğrencilerimize baskı oluşturmadan onların severek ve isteyerek öğrenme faaliyetlerinde bulunmalarını isteriz. Kendilerinin yavaş yavaş kazandıkları sorumluluk duygusuyla birlikte, öz denetim yapmalarını arzularız.
Akademik çalışmalar olmazsa olmazdır. Yine akademik başarıyı destekleyici sanatsal ve sosyal aktiviteler de tüm akademik çalışmalarımızın destekleyicisi olmalıdır. Öğrencilerimizin sadece akademik değil, sosyal ve entelektüel gelişimlerini de önemsiyoruz. Başarıyı mutlulukla birleştirerek, geleceğin özgüvenli ve donanımlı bireylerini yetiştiriyoruz.